Hayvan Çiftliği Kitap Yorumum
Hayvan Çiftliği.
İngiliz yazar George Orwell tarafından yazılmış alt başlığı “Bir Peri Masalı” olan distopik, bilim kurgusal muhteşem bir kitap. Keşke daha önce okusaydım dediğim kitaplardan biri. Hayvan
Çiftliği çevremde çokça duyduğum ve üniversitemin ilk yıllarında bir
hocamız tarafından önerilen, uzun süredir alıp okumayı düşündüğüm, kısmet bu zamanaymış dediğim bir eser.
İngiltere’de “Hayvan Çiftliği” olarak anılan çiftlik; domuzlar, koyunlar, atlar, kazlar, tavuklar, kedi gibi çiftlik hayvanlarının bulunduğu Bay Jones tarafından yönetilen bir çiftliktir. Çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini sömürdüklerini düşündükleri insanlara karşı, domuz Koca Reis’in ateşlemesiyle domuz Napoleon tarafından çiftliğin ele geçirilmesini ve sonrasını ele alır.
Gayeleri daha eşit bir toplum oluşturup, ütopik hayallerle, mutlu bir şekilde sömürülmeden yaşamaktır. Ama sonu tahmin ettiğiniz gibi hiç de öyle olmaz. İlk zamanlar her şey çok güzel giderken daha sonra çiftlikteki hayvanların en akıllılarından olan domuzlar bir diktatörlük kurmuş olurlar.
Kitap açıkça Sosyalizm yermektedir ve Napoleon isimli önder domuz Josef Stalin’dir. Kitabın en muhteşem yeri kurgusuyla beraber okurken hayvanların hayvan olduğunu unutup insanmış gibi hissetmeniz. Kitap başlı başına mesajlarla dolu ve çıkarılacak o kadar anlam vardır ki bu bile yeterli.
Çiftlik ele geçirildiğinde adı “Beylik Çiftliği” olarak değiştirilir. Hayvanlar kendi aralarında en akıllıları olan domuzları önder seçerler. Hayvan Çiftliğinde 7 emir konur. Bu yedi kuralın en sade şekli “DÖRT AYAK İYİ İKİ AYAK KÖTÜ ”dür.
1.İki ayaküstünde yürüyen herkesi düşman bileceksin.
2. Dört ayaküstünde yürüyen ya da kanatları olan herkes dostumuzdur.
3. Hayvanlar asla giyinmeyeceklerdir.
4. Hayvanlar asla yatakta yatmayacaklardır.
5. Hayvanlar asla içki içmeyeceklerdir.
6. Hayvanlar asla hayvanları öldürmeyeceklerdir.
7. Bütün hayvanlar eşittir.
Bu emirlerde her şey çok güzel gözükse de belli bir süre sonra çiftliğin kuralı “Bütün hayvanlar eşittir ama bazıları daha eşittir.” Şekline dönüşür. Hayvanlar büyük beklentilerle gerçekleştirdiği
devrim bir süre sonra domuzların egomanyasına dönüşür. Asla değiştirilmeyecek olan bu emirler değiştirilir. En acısı da diğer hayvanlar eski kuralları hatırlamayıp değiştirildiğini fark edemezler, etseler bile seslerini çıkaramazlardı. Artık herkes Napoleon ne derse doğrudur demeye başlar.
Hayvan çiftliği ustalıkla yazılmış, beni etkileyen bir eserdi. Sosyalizmi, komünizmi eleştirmenin yanında günümüzdeki sistemlerdeki bazı şeylerin gözünüze çarptığını göreceksiniz. Bir günde bitebileceğiniz (ben iki günde bitirdim) akıcı, hiç sıkılmadan okuyabileceğiniz bir başyapıt. Kapağından ve içindeki resimlerden dolayı çocuk kitabı gibi görünse de hiç de öyle değil. Mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...